23 Ocak 2014 Perşembe

Bir Ben Daha Var

    Şöyle engin bir denize nazır ufku gözlerken bulmak istiyorum kendimi. Aslında daha çok kendimi bulmak istiyorum. Kaybettiğimi çok sonralar fark ettim benliğimi. Artık hiçbir iz kalmamış bendeki benden. Ne olduğumu hatırlamak da zor gerçi.Umut fakirin ekmeği, bulma umudunu tüketmeye köşesinden başladım ben de. Peki kimdim ben? Kimin nesiydim bu koskoca alemin büyük yürekleri içinde? Mesele tam da burada olmak ya da olmamaktı işte.

    Kara bulutlu bir gökyüzünden güneş sızar ya karanlık içine işte öyle olsunu istedim hep. Bir mum ışığı da yeterdi ama kimse çakmak bile çakmadı karanlıklar koridorundaki yolculuğum esnasında önüme. Ben de gözümü karanlıklara alıştırdım. Önce kimsesizliğe sonra sevgisizliğe sonra da bensizliğe. Ürkek bir tavşan misali en ufak çıtırtıdan korktum, en ufak ışıktan kaçtım. Yürek alışınca bir kere sessizliğe ve karanlığa, bir karıncanın ayak sesi çığlıkları çağrıştırır, bir nurlu gözün feri güneş ışığını anımsatır. Dedim ya alıştırdım yüreğimi, idmanlıyım yani. Felek her seferinde başka bir silahını denedi üzerimde fakat beceremedi beni alt etmeyi. Bilirim ki vazgeçmeyecek çünkü adı felek, onun işi sürekli insanı denemek. Yüzüme çarpan şiirler, şarkılar da onun işi... Ben üzerine gidiyorum ki anlasın, ben ben değilim ki.

    Şikayet etmiyorum hiçbir şeyden. Sonuçta bu benim kaderim, neyse ederim onu yaşar sonra terk-i diyar ederim. Palyaço olmak istemiyorum artık. Görünür yüzüm artık özüm, en büyük kanıtımdır artık sözüm.




Hiç yorum yok:

Yorum Gönder